Uyku sırasında herhangi bir sebeple daralan küçük dil, dil kökü ve yumuşak damak gibi dokuların titreşimiyle ortaya çıkan gürültülü sese horlama denir. Uyku sırasında 10 saniyeden fazla süre solunumun durması ise uyku apnesidir.
Horlama ve uyku apnesi, yaşam kalitesini düşüren ve sağlığı olumsuz yönde etkileyen sorunlardır. Yetişkinlerin en az %10’unda görülen horlamaya çocuklarda da rastlanır. Horlamanın görülme sıklığı yaş ilerledikçe artar ve oranlar 60 yaş üzerinde %50’ye çıkar.
Horlama Nedir?
Dil arkası, bademcikler, yumuşak damak ve küçük dil; geniz, yutak bölgelerinde bulunan dokulardır. Bu bölgedeki daralmalar küçük dil ve yumuşak dokunun uyku sırasında solunum alma çabasına girmesine neden olur ve çıkan titreşim horlamayı ortaya çıkarır. Kanalın tamamen daralması uyku sırasında solunumu durdurabilir. Horlama, kişiye sağlık sorunları yaratabileceği gibi sosyal ortamını da etkiler. Eşi ve diğer aile bireyleri ya da ev, iş arkadaşları ile uyuyan kişiler rahatsız edici bir gürültü çıkarır.
Uyku Apnesi Nedir?
Uyku esnasında hava yolunda daralma kaynaklı solunum durmasına uyku apnesi denir. Solunum durması 10 saniyeyi geçiyorsa uyku apnesi tedavi edilmesi gereken bir durum haline gelir. Çünkü uyku apnesi olan kişilerde solunum durduğu için vücut yeterli oksijeni alamaz ve bu da gün içerisinde yorgunluk, konsantrasyon bozukluğu gibi durumlara yol açarken uzun sürede kalp hastalıkları gibi ciddi sorunlara sebep olur. Tıkayıcı uyku apnesi olarak da adlandırılan uyku apnesi, her 100 kişiden 5’inde görülür. Uyku apnesine orta yaştaki kilolu erkeklerde daha sık karşılaşılır. Ayrıca çocuklarda da %10 oranında uyku apnesine rastlanır.
Horlamanın Nedenleri Nelerdir?
Horlama, ağız ve boğaz yapısının yanı sıra yaşam tarzına göre de meydana gelir. Uyku kalitesini olumsuz yönde etkileyen horlamaya neden olan bazı faktörler şöyledir:
Uyku Apnesinin Nedenleri Nelerdir?
Boğazdaki kasların gevşeyerek nefes alışverişini engellemesi uyku apnesine neden olur. Anatomik faktörlere bağlı olarak kapanmalar veya daralmalarla meydana gelen uyku apnesi erkeklerde daha sık görülse de menopoz döneminde olan kadınlarda da rastlanabilir. Tıkayıcı uyku apnesinin nedenleri:
Uyku Apnesinin Sebep Olduğu Riskler Nelerdir?
Uyku apnesi, kalitesiz bir uykuya neden olduğu gibi vücudun yeterince oksijen alamaması sebebiyle bazı hastalıkları da beraberinde getirir. Uyku apnesinin neden olabileceği bazı riskler:
Uyku Apnesinin Belirtileri Nelerdir?
Uyku apnesi olan kişilerdeki en belirgin özellik uyurken solunum durmasıdır. Ancak kişi bunun farkında olmaz. Solunum durmasının yanı sıra uyku apnesinde görülen belirtiler:
Horlama ve Uyku Apnesi Görülme Sıklığı
Uyku apnesinin sıklıkla karşılaşıldığı boyutu hafif şiddette olandır. 30 yaş altındaki hafif uyku apnesi görülme sıklığı %10, 60 yaş üzerindeki erkeklerde %60’dır. İdeal kiloda olmak uyku apnesi riskini azaltır. Araştırmalar gösteriyor ki ideal kilosunun %15 daha fazlasında olan kişilerde horlama ve uyku apnesinde artış gerçekleşir. Orta derecedeki uyku apnesine ise erkeklerin %2’sinde rastlanır. Ağır şiddetteki uyku apnesi ise 35-60 yaş aralığındaki erkeklerde %0.3 oranında görülür.
Uyku Apnesi Tanısı Nasıl Konulur?
Uyku apnesi olan kişiler genellikle bu durumun çok farkında olmazlar ve beraber uyudukları kişi tarafından fark edilir. Kişi; yeterli saat uyuduysa ve buna rağmen uykusunu alamıyorsa, ağız ve boğaz kuruluğu rahatsız ediyorsa, partnerlerinin de horlama ve solunum durmasını fark etmesiyle doktora başvurur. Şikayetlerin dinlenmesinin ardından genel bir muayene yapılır ve endokopiyle ile üst hava yolları incelenir.
Gerekli görüldüğünde hasta uyku merkezine yatırılır ve bir gece boyunca uyku analizi testine tutulur. Polisomnografi olarak da adlandırılan uyku testinde birçok algılayıcı kişinin uyku sırasında solunumunu, kaç kez apneye girdiğini, oksijen seviyesindeki değişiklikleri, göğüs ve karın hareketlerini, kalp ritmi ve hızını, uyku sırasındaki beyin dalgalarını ölçer. Test, göğüs hastalıkları ve nöroloji doktorları tarafından raporlanır. Uyku apnesi tanısını testle beraber desteklemek ve tedavi seçeneğine karar vermek için bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans görüntüleme, manometre, uyku endoskopisi ve sefalometri de yapılabilir.
Horlama ve Uyku Apnesi Tedavi Yöntemleri
Horlama ve uyku apnesinde farklı tedavi yöntemleri vardır. Hastanın öncelikle yaşam tarzını değiştirmesi, kilo vermesi gibi genel önlemlerle horlama ve uyku apnesi azaltılabilir. Spesifik tedavi yöntemlerinden biri olan devamlı pozitif havayolu basıncı sağlayan cihazlarla uyku boyunca rahat nefes almak da mümkündür. İlaç tedavisi ise horlama ve uyku apnesinin önüne geçemeyen hastalara önerilir. Cerrahi yöntemler ise uyku apnesine neden olan sorunlara bağlı olarak karar verilen bir tedavi yöntemidir. Tedavi yöntemlerini detaylı olarak incelemek gerekirse:
Genel Önlemler
Devamlı Pozitif Havayolu Basıncı Tedavisi (CPAP)
Devamlı Pozitif Havayolu Basıncı (CPAP), uyku apnesi tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Gece boyunca silikon maske takılarak cihazın vermiş olduğu hava basıncıyla üst yolunum yolu açık tutulur. Negatif basınç dengelenerek hava pasajının açık tutulması sağlanır. Ancak bu cihazlar gece boyunca sürekli takılması ve hastanın nispeten sabit durmasını gerektirdiğinden cihaz-hasta uyumu oranı %60-80 aralığındadır. CPAP bazen hastada burun içi kurumasına ve ödeme de yol açabilir.
İlaçlar
Cerrahi operasyon yapılamayan, CPAP kullanmakta zorluk çeken kişilerde horlama sesini azaltmak ve rahat nefes alımı için bitkisel bazı ilaçlar kullanılır. Boğazı yağlandırarak horlama şiddetinin azaltılması hedeflenen bu ilaçların uyku apnesi için ispatlanabilir bir faydası olduğu gözlemlenmemiştir.
Ağız İçi Aparey
Ağız içi apareyler horlama ve uyku apnesinde kullanılan bir diğer tedavi yöntemidir. Hafif derece uyku apnesinde kullanılabilen apareyler, dili öne çeken ve alt çeneyi öne çeken olarak iki çeşittir. Basit horlama ve uyku apnesinde başarı oranı oldukça yüksektir. Ancak tükürük salgısında artışa, ağız kuruluğuna, çene eklem rahatsızlıklarına ve dişlerin yer değiştirmesine neden olabileceği için uzun dönemde çok fazla tercih edilmemektedir. Ayrıca damak kubbesi çok kavisli olan, büyük tonsili bulunan hastalarda aparey kullanımı uygun değildir.
Cerrahi Yöntemler
Diğer tedavi yöntemlerinin etkili olmadığı, uyku apnesinin başka rahatsızlıklara yol açtığı durumlarda cerrahi yöntemler tercih edilir. Cerrahi tedavinin ne şekilde uygulanacağı horlama ve uyku apnesine neden olan duruma göre değişiklik gösterir. Uygulanan bazı cerrahi yöntemler şöyledir: